Almanya, Afganlara verilen sözden döndü

Gamze

Yayın: 11 December 2025

Okuma süresi: 3 dakika, 38 saniye

Taliban’ın Ağustos 2021’de yeniden iktidarı ele geçirmesinin ardından, özel tehlike altındaki Afganları korumak amacıyla çeşitli kabul programları başlatan Almanya, artık bu taahhütlerden geri adım atıyor.

DW Türkçe’nin haberine göre, Taliban yönetimi altında risk altında görülenler arasında, geçmişte Alman kurumlarında görev yapan yerel çalışanların yanı sıra ülkede demokratik yapıların gelişmesi için çaba gösteren insan hakları savunucuları, yargıçlar, gazeteciler ve sanatçılar yer alıyordu. Bu kişilere, kabul programları çerçevesinde Almanya’ya giriş ve oturma izni sözü verilmişti.

Afganlara verilen sözü tutulmayacak

Alman İçişleri Bakanlığı, Pakistan’da Almanya’ya seyahat izni bekleyen yaklaşık 640 kişiye önümüzdeki günlerde ret yanıtı gönderileceğini duyurdu. Bakanlık sözcüsü, hükümetin bu kişileri kabul etmeye “artık siyasî ilgi duymadığını”, ancak başka ülkelere geçebilmeleri için destek sağlamayı sürdüreceğini açıkladı.

Bu haber dikkatinizi çekebilir: Kabul uçuşunda Afganlar, alışveriş için uçağı kaçırdı

Pakistan’da bekleyiş sürüyor

Bakanlığın verilerine göre, farklı kabul programları kapsamında Almanya’ya gelebilmek için Pakistan’da bekleyen toplam 1.300 Afganistan vatandaşı bulunuyor. Bunların 90’ı Taliban öncesi dönemde Alman kurumlarında çalışan yerel personele yönelik program kapsamında, 580’i önceki hükümetin yürüttüğü federal program dahilinde, yaklaşık 640’ı ise insan hakları odaklı program çerçevesinde listeleniyor.

Bunlara ek olarak, yaz sonunda Pakistan tarafından Afganistan’a sınır dışı edilen ancak Almanya’dan vize bekleyen 165 kişi daha var. Pakistan hükümeti, Berlin’e kabul programını yıl sonuna kadar sonuçlandırması için süre tanımış, aksi takdirde bekleyen Afganların sınır dışı edilmeye devam edileceğini bildirmişti.

Son aylarda bazı Afgan başvuru sahipleri, Alman hükümetinin kabul taahhütlerini gerekçe göstererek açtıkları davaları kazanmış ve Almanya’ya giriş için vize almayı başarmıştı. Mahkemeler, önceki federal programın hukukî bağlayıcılığı olduğunu belirtirken, diğer programları “siyasi niyet beyanı” olarak değerlendirmişti.

Yakın zamanda bir Afgan yargıcın davası Anayasa Mahkemesine taşınmış; mahkeme İçişleri Bakanlığı’ndan vize başvurusu hakkında karar vermesini istemiş, ancak kararın içeriğine dair yönlendirici bir hüküm getirmemişti. Yargıç, eşi ve dört çocuğuyla birlikte yıllardır sonuç bekleyenler arasında bulunuyor.

İçişleri Bakanlığı ise Anayasa Mahkemesi’nin bu yaklaşımını, bağlayıcılığı olmayan programlarda takdir yetkisine sahip olduğu şeklinde yorumlayarak başvuruları reddedeceğini ilan etti. Mayıs ayından bu yana askıya alınan kabul programları, yeni koalisyon hükümetinin en tartışmalı politik adımlarından biri olarak öne çıkıyor.

Yardım kuruluşları tepki gösterdi

İçişleri Bakanlığı’nın kararına yardım kuruluşları tepki gösterdi. Caritas yetkilisi Oliver Müller, önceki federal programın bağlayıcılığına dikkat çekerek verilen tüm taahhütlerin güven ilişkisini korumak açısından yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti. Müller, Pakistan’ın sınır dışı tehdidine atıfla, “Almanya’dan kabul sözü almış bütün bu insanlar Afganistan’a sınır dışı edilmeleri durumunda ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Bu nedenle mümkün olduğunca hızlı bir şekilde Almanya’ya getirilmeleri gerekiyor” dedi.

Salı günü, İnsan Hakları Günü kapsamında 250’nin üzerinde kuruluş tarafından yayımlanan açık mektupta da Alman hükümetine çağrı yapılarak, Almanya’nın bu kişiler için sorumluluk taşıdığı vurgulanmış ve tehlike altındaki Afganların yıl sonuna kadar ülkeye kabul edilmesi talep edilmişti.

Almanya'da yaklaşan etkinlikler