Koalisyon ilk 100 günde iyi bir sınav veremedi

Gamze

Yayın: 12 August 2025

Okuma süresi: 2 dakika, 56 saniye

CDU/CSU ve SPD’den oluşan Alman koalisyonu, ilk 100 gününü geride bırakırken, koalisyonun çalışmalarına ve yaşadığı çatışmalara bakıldığında, memnuniyet oranı düşüyor. ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt, iyi yönetimin kriteri olarak 100 gün ölçütünü ortaya koymuştu. O günden bu yana siyasetçiler bu ölçütle değerlendiriliyor.

Bu haber dikkatinizi çekebilir: Haftanın özeti: Türkiye’ye Schengen müjdesi, hükümet krizde

Alman koalisyonu ilk 100 gün iyi bir sınav vermedi

Anketlere bakıldığında, ARD’nin Deutschlandtrend araştırmasına göre, koalisyondan memnun olanların oranı sadece yüzde 29. Bu oran, yeni hükümetin göreve başlamasından sonra görülen en düşük seviye. Aynı şekilde Başbakan Friedrich Merz’e olan güven de ciddi bir düşüş gösterdi.

Başbakan Yardımcısı ve SPD Genel Başkanı Lars Klingbeil ise, “Eski hükümetle kıyaslamak için daha çok erken. O günlerden çok uzaktayız” ifadelerini kullandı ancak röportaj sırasındaki yüz ifadesi pek de keyifli bir imaj çizmedi.

İlk 100 güne bakıldığında yatırım paketi, ABD Başkanı Donald Trump ile geçen olumlu görüşme, NATO Zirvesi’nin sorunsuz tamamlanması, emeklilik paketi, turbo inşaat, borç freninin esnetilmesi gibi birçok icraata imza atıldı ama bir o kadar kötü gelişmeler de var.

Elektrik vergisinin tüm vatandaşlar için düşürülmesini vaat eden Başbakan Merz, bu konuda geri adım atmış gibi görünüyor. Çünkü vergi sadece sanayi cephesi için düşürülecek. Tabii muhalefet de bu konuda ses çıkarmaya başladı.


CDU/CSU ve SPD arasında ikinci gerilim ise Anayasa Mahkemesi’ne yeni hakim seçiminde yaşandı. SPD’nin adayı Frauke Brosius-Gersdorf’u CDU/CSU seçmek istemedi. Yaz tatili öncesinde seçimin tamamlanması beklenirken, seçim ertelendi ve Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier bile, “Koalisyon kendi kendine zarar verdi” sözlerini kullandı. Demokrasiye zarar gelmemesi açısından SPD’nin adayı adaylıktan çekildi. SPD, koalisyonun güvenini sarsmamak için daha ılımlı bir tavır izlerken, CDU/CSU ise aynı esnekliği göstermemeye devam ediyor.

Son olarak Başbakan Merz’in İsrail’e kısmi silah ihracatı ambargosu koyması da ipleri gerdi. SPD, alınan kararı destekledi ama bu kez CDU ve CSU içinden tepkiler yükseldi. Parti içinde ciddi görüş ayrılıklarının yaşandığı görülüyor.

Önümüzdeki aylarda CDU/CSU ve SPD’yi, hakim seçimlerinde zorlu bir süreç bekliyor. Öte yandan bütçede 172 milyar euroluk bir açık söz konusu. Bu nedenle sadece 2027 yılında 34 milyar euro kesinti yapılması gerekiyor. CDU, ekonominin canlandırılıp vergi gelirini artırmaya umut bağlıyor. Ama bunun olması için belirtiler şimdilik zayıf.

Yaklaşan etkinlikler