Dünya kaynaklarını tüketti. Dünya Aşım Günü bu yıl 24 Temmuz olarak belirlendi. Küresel Ayak İzi Ağı’na göre, insanlık bu yıl kullanabileceği doğal kaynakları şimdiden bitirdi. Hem de yılın neredeyse daha ortasındayken. 24 Temmuz’dan itibaren artık insanlık, gelecek nesillerin kaynaklarından tüketmeye başladı.
Bu haber dikkatinizi çekebilir: Araştırma kanıtladı: Sessiz katil kaynaklı ölümler 3 kat arttı
Yıl bitmeden Dünya kaynaklarını tüketti
Almanya Çevre Bakanı Carsten Schneider, etkili bir iklim politikasının gerekliliğine dikkat çekti. Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yapılan açıklamada, “Bu durum gösteriyor ki, mevcut ekonomik ve tüketim alışkanlıklarımız Dünya’ya aşırı yük bindiriyor ve geleceğimizi her geçen yıl daha da tehlikeye atıyor” denildi.
Almanya Çevre ve Doğa Koruma Birliği (BUND) tarafından da konuya ilişkin yapılan açıklamada, “Çok fazla ağaç kesiyoruz, et üretiyoruz ve çok fazla alanı betonla kaplıyoruz. Özellikle Almanya gibi sanayileşmiş ülkeler, imkanlarının çok üzerinde bir yaşam tarzı sürdürüyor ve bu şekilde doğal yaşam temelimizi yok ediyor” sözlerine yer verildi.
“Suyumuzu, topraklarımızı ve ormanlarımızı aşırı kullanıyoruz”
Küresel Ayak İzi Ağı’na göre herkes Almanya’daki gibi yaşarsa, Dünya Aşım Günü 3 Mayıs olurdu. Bu nedenle BUND, kaynak tüketimini ciddi şekilde azaltmak için önlemler alınmasını talep etti. BUND Başkanı Olaf Brandt, “Kaynaklarımızı sanki yarın yokmuş gibi harcıyoruz. Suyumuzu, topraklarımızı ve ormanlarımızı aşırı kullanıyoruz. Aşırı tüketimimizin felaket boyutundaki sonuçları hem dünyada hem de bizde giderek daha belirgin hale geliyor” dedi.
Aşırı tüketimin zararlarına dikkat çekildi
Küresel Ayak İzi Ağı tarafından yayınlanan bültende, “Aşırı tüketim, yalnızca biyolojik çeşitlilik kaybının, kaynak tükenmesinin, ormansızlaşmanın ve atmosferde aşırı hava olaylarını yoğunlaştıran sera gazlarının birikmesinin arkasındaki itici güç değildir. Aynı zamanda durgun enflasyonu , gıda ve enerji güvensizliğini , sağlık krizlerini ve çatışmaları da körükler. Bu öngörülebilir gerçeğe hazırlıklı olmayan bölgeler, şehirler, şirketler ve ülkeler önemli ölçüde daha yüksek risklerle karşı karşıyadır” denildi.
“Ekolojik hasarın ne kadarını telafi edebileceğimizin sınırlarını zorluyoruz”
Global Footprint Network yönetim kurulu üyesi Dr. Lewis Akenji, bu konuda çarpıcı açıklamalarda bulunarak, “Ekolojik hasarın ne kadarını telafi edebileceğimizin sınırlarını zorluyoruz. 21. yüzyılın çeyreğine girdik ve daha fazla hasarı şimdi durdursak bile, gezegene en az 22 yıllık ekolojik yenilenme borcumuz var. Eğer bu gezegene hâlâ evimiz demek istiyorsak, bu düzeydeki aşırılık, ortak geleceğimiz adına daha önce yaptığımız tüm tarihi yatırımları gölgede bırakacak bir uyum ve azaltma iddiası gerektiriyor” ifadelerine yer verdi.
