Almanya’da mesleki denklik, Almanya’ya çalışmaya gelmek isteyenlerin en büyük kabusu olabilir. Almanya, nitelikli işçi açığını kapatmak için birçok taviz vererek, vize koşullarını geçtiğimiz aylarda hafifletmişti. Fırsat kart isimli bir vizeyi yürürlüğe koymuş ve yeni vize türüyle birçok nitelikli işçi adayını Almanya’ya çekmek için önemli bir adım atmıştı. Ancak mesleki denklik süreci, nitelikli işçiler açısından Almanya’nın cazibesini yitirmesi anlamına geliyor.
Alman hükümeti de bu konuda aşırı bürokrasi nedeniyle göçün yavaş olduğunun farkında. Geçtiğimiz perşembe günü Berlin’de Eyalet Başbakanları Konferansı (MPK) düzenlendi. Yapılan konferansta birçok konu başlığı ele alınırken, mesleki denklik krizi de kendisine yer bulan konulardan oldu.
Eyalet temsilcileri, aşırı bürokrasi içeren mesleki denklik sürecinin basitleştirilmesi ve hızlandırılması gerektiğini savunuyor. Yapılan konferansta da sertifikasyon sürecinin basitleştirilmesi için karar onaylandı.
Mesleki denklik sürecinin hızlandırılması için anlaşmaya varıldı
Saksonya Eyaleti Başbakanı Michael Kretschmer (CDU), toplantının ardından basın toplantısı düzenleyerek, “Vasıflı işçi açığıyla nasıl daha etkin mücadele edebileceğimizi ve yabancı nitelikleri nasıl daha iyi tanıyabileceğimizi görüştük. Burada, bu süreçlerin nasıl dijitalleştirileceği ve hızlandırılacağı konusunda somut bir anlaşmaya vardık” açıklamasında bulundu.
Konferansta eyalet liderleri, “Alman ekonomisi büyümeye devam edecek ve Almanya’nın refahı ancak yeterince nitelikli kalifiye işgücü ile artacaktır” ifadelerini kullanırken, mesleki denklik sürecinin hızlandırılması sayesinde Almanya’nın daha cazip bir hale geleceğine vurgu yapıldı.
Mesleki denklik sürecinin hızlandırılması için somut öneriler konuşuldu
Dijitalleşme ve bürokrasiden arınma sözü verilirken, bir dizi somut öneriler konuşuldu. İşlemlerin tamamen çevrimiçi yapılması, yapılan başvurular için İngilizce belgelerin de kabul edilmesi düşünülürken, ilgili belgelerin ana ülke dilinde sunulmasının mümkün kılınması konusuna da değinildi. Bu konunun hayata geçirilebilmesi için kullanılabilecek dijital çeviri programlarının kontrol edilmesi konusunda da anlaşma sağlandı.
Federal eyaletlere, başvuru sahiplerinin sürecini kolaylaştırmak için daha fazla rehberlik ve danışmanlık verilmesi konusu bir somut öneri olarak sunulurken, aynı zamanda basitleştirilmiş bir dilde yazılmış şablon belgelerin sunulması da önerildi. Resmi tavsiyelerin, Anerkennung’da da yer alması konusunda hemfikir olundu.
Bildiğiniz üzere mesleki denklik sürecinde istenen noter onaylı belgeler, başvuru sahibi için ciddi bir ekonomik masrafa neden oluyordu. Konferansta bu konuya da değinildi ve maddi külfeti azaltmak için noter onaylı belge sayısının azaltılması teklif edildi. Öte yandan mesleki denklik için bekleme süresinin 6 ayla sınırlandırılması önerilirken, denklik işlemlerinin 6 ay içinde tamamlanmaması halinde, eyaletler gelecekte başvuru sahibinin seçtiği mesleği hemen icra etmeye başlamasına olanak tanıyan otomatik bir Fiktionsanerkennung – ya da geçici denklik belgesi – düzenleyebilmesinin önünün açılması istendi. Bir eyalette alınan mesleki denkliğin, tüm eyaletlerde geçerli kılınması da talep edildi. Bu konuda MPK tarafından yapılan açıklamada, “Denklik ülke çapında geçerli olmazsa, bu durum vasıflı işçilerin hareketliliğini ciddi şekilde kısıtlar. Bu nedenle tanınmalar tüm federal eyaletlerde otomatik olarak geçerli olmalıdır” denildi.
Sağlık çalışanları için de yeni süreç kapıda
Öte yandan bahsi geçen bu öneriler için tıp ve bakım meslekleri dışarıda bırakıldı. Alınan kararın İhtisas Bakanları Konferansı’nda da onaydan geçmesi gerekiyor.
Bu noktada tıp ve bakım meslekleri dışarıda kalıyor. Almanya’da mesleki denklik konusunda sağlık meslekleri için de yeni bir süreç düşünülüyor. Eyaletler bu gruptaki çalışanların mümkün olan en kısa sürede işe girebilmeleri için çalışma yapılması gerektiğine inanıyor. Bu amaçla eyalet başbakanları, sağlık çalışanları için yeni standart değerlendirmelerin taslağını hazırlamalarını istedi.
Ankara Üniversitesi Gazetecilik bölümü mezunuyum. Eğitim hayatımı noktaladıktan sonra birçok sitede metin yazarlığı, haber editörlüğü, içerik editörlüğü ve redaksiyon hizmeti verdim. Sonrasında yolum Vasistdas ile kesişti.
Almanya’nın düzeni, sosyal yönden kuvvetli olan bir devlet anlayışına sahip olması, benim için Almanya’yı eşsiz ülkeler arasında önemli bir yere koyuyor. Özellikle de Alman iş kültürüne büyük ilgi duyuyorum ve bu nedenle Almanya hakkındaki gelişmeleri yakından takip ediyorum.
Almancada çok sevdiğim bir atasözü olan, “Geteilte Freude ist doppelte Freude” (Paylaşılan sevinç iki katına çıkar) düşüncesiyle insanlarla bire bir sohbet etmeyi, yapabildiğim noktalarda yardımcı olmayı, yeni insanlar tanımayı ve yeni kültürler öğrenerek, bakış açılarımı geliştirecek kapılar açmayı seviyorum. Vasistdas ekibinin bir parçası olarak; sizinle kimi zaman bir yazıda, kimi zaman bir mesajda, kimi zaman da sosyal medyada bir paylaşımla buluşmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.
