Sizi biraz geç kalmış bir bal kabağı yazısı ile selamlamak istedim bu sefer. Aslında sonbaharla başlayan kabak mevsimi kış sonuna kadar çeşit çeşit tarifle devam ediyor olsa da öncelikle sarı turuncu mevsimin habercisi bu bin bir surat sebze. Almanya’da bal kabağı zamanını biz de tam ortasında yakaladık diyebiliriz bence:)
Kabağın Avrupa yolculuğu
Bal kabağı olmadan Avrupa sonbaharını hayal etmek zor öyle değil mi? Sadece mutfaklara girmekle kalmıyor, aynı zamanda görsel açıdan da büyük bir popülerliğe sahip. Çevrenizde mutlaka bir kabak tarlası vardır mesela.
Henüz oralarda fotoğraflar çektirmediyseniz ve fotoğraflarınızda o tarlalardan toplanan bin bir çeşit kabağı bir tablo gibi sunmadıysanız bir sonraki sonbahar sizin mevsiminiz olacak demektir:)
Ama bal kabağı her zaman burada değildi…
Bal kabağı asıl vatanı olan Güney Amerika’da ve genellikle mısır ve fasulye ile birlikte karışık olarak yetiştiriliyor. Kalebassenkürbis (su kabağı) denilen çeşit Avrupa’da birkaç bin yıldır biliniyor ve kullanılıyor olsa da, bugün bildiğimiz usül bal kabağı Avrupa’ya ancak yıllar sonra geliyor. Bu bal kabaklarının 15. yüzyılda denizcilik yoluyla Avrupa’ya ulaştığı tahmin ediliyor.
Orta Avrupa’da bal kabağı 20. yüzyıla kadar çoğunlukla büyükbaş hayvan yemi olarak değerlendirilirken, ABD’deki kullanımı her zaman daha çeşitli bir kullanım alanı var elbette. Amerikan Şükran Günü tatilinde bal kabağı geleneksel olarak hindinin yanında önemli bir rol oynar mesela. İnanmazsanız sıralı olarak Amerikan filmlerini izleyin, hak vereceksiniz:)
Almanya’da bal kabağı yağ üretiminde ve sığır yemi olarak kullanılıyor önceleri. Ayrıca tatlı ve ekşi turşusu da yapılıyor. Fakat bal kabağı ancak son yıllarda çok yönlü bir sebze olarak giderek daha popüler hale geliyor.
En yaygın olanları sarı göbekli olan ve birkaç yıldır Doğu Asya’dan gelen ve mutfak dostu boyutu ve aromatik lezzeti nedeniyle çok popüler olan “Hokkaido”.
ABD’den ithal bir yolla da Avrupa’da ve tabii ki Almanya’da bal kabağı, aslen bir İrlanda geleneği olan Cadılar Bayramı ile beraber daha önemli bir rol oynuyor. Bal kabaklarının içi oyulur, üzerlerine bir yüz oyulur ve içlerine bade ay pardon bir mum konulur 🙂
Titreyen ürkütücü bu yüzün, şeytanla bir anlaşma yapan ve bu nedenle dinlenemeyen hayalet ruhu temsil ettiği düşünülüyor.
Bir başka ABD’den ithal Alman geleneği de bal kabağı tartım yarışmaları. Yetiştiriciler her yıl tartıya daha ağır numuneler getirmekte. Şimdiye kadarki en büyük Alman bal kabağı tam olarak 913 kg ağırlığında. Bu tür devasa örneklerden elde edilen tohumlar yüksek fiyata satılmakta eğer ilgilenirseniz.
Ludwigsburg her sonbaharda büyük bir bal kabağı etkinliğine ve Almanya ve Avrupa Bal Kabağı Tartım Şampiyonaları’na ev sahipliği yapmakta mesela. Buradaki bir sergide 500 den fazla çeşitte baş döndürücü bir güzellik sergiliyor. Bu arada Vasistdas’in Almanya Ludwigsburg’da bu konudaki videosuna göz atmayı sakin unutmayın 😉
Biraz da kabak çeşitlerinden bahsedelim mi?
Almanya’da bal kabağı demişken, sizin için en bilinenlerini ve bilmeniz gerekenlerini seçtim 🙂
Bischofsmütze
Meşe palamuduna benzeyen hatta adıyla müsemma Piskopos şapkası gibi komik bir şekli olan bu cins çorbalarda harikadır.
Der Butternut-Kürbis
Hafif bir tereyağ aromasi olan bu cins yemekte ve tatlıda muhteşemdir.
Der Hokkaido-Kürbis
Benim favorim olan bu cins kabuğuyla beraber yenilebilir ve her tarif için ideal bir tat yoğunluğuna sahip. bir de rengi var ki…
Jack be Little
O kadar dekoratif ki kullanmaya kıyamazsınız. Çiğ de yemek mümkün kendisini.
Der Muskatkürbis
Hafif topraksı bu lezzet özellikle diğer sebzelerle beraber ne kadar yakışır anlatamam. Türkiye’den bildiğimiz bal kabağı da bu cinstir işte.
Pattison
Benim şekline özel bir hayranlığım olması ile beraber minnacık bir cins olan bu kabak hem kabuk hem çekirdekleri ile kullanılır ve oldukça lezzetlidir.
Der Spaghettikürbis
Lifli yapısı ile yalancı bir spagetti kendisi, fırınlar soslarsanız tadına doyamazsınız.
Sweet Dumpling
Kestane tadında bir kabak desem? Pişirme önerisi: bütün olarak fırınlayın derim.
Bal kabaklı ravioli tarifi
Benim sayfamda onlarca bal kabaklı tarif bulabilirsiniz elbette ama kabağın makarna hamuru ile birleştiği bir tarif vermek de âdettendir diye şuraya bırakıyorum. Bu arada Vasistdas’da da diğer yazılarıma göz atabilirsiniz.
Buyrun:)
Malzemeler
- 150 gram semolina
- 125 gram buğday unu
- 2 yumurta
- 3 yemek kaşığı tuz
- Ekstra 100 gram buğday unu
- Bal kabağı
- Ricotta peyniri
- Baharat
- Adaçayı
- 2 diş sarımsak
- Tereyağı
Hazırlanışı
- Bal kabağını doğrayın ve bir fırın tepsisinde 200 derecede 30 dakika pişirin. Sonra püre haline getirin.
- Un, irmik, yumurtaları bir kaba koyup yoğurun.
- Hamur çok kuru ise 1 yemek kaşığı su ekleyin.
- Hamurun dörtte birini 30 g bal kabağı püresi ve 50 g un ile yoğurmaya devam edin.
- Yapışkan olmayan, pürüzsüz bir hamur haline geldiğinde, en az 1 saat dinlenmesi için buzdolabına koyun.
- Sade olan hamuru ve kabaklı olanı istediğiniz kalınlıkta açın.
- Kabaklı olan hamurdan desenler yaparak sade hamurunun üzerine alın ve süsleyin.
- İç dolgusu için baharatlarla lezzetlendirdiğiniz bal kabağı püresini ve ricotta peynirini karıştırın.
- Kenarlarını ıslatarak kapatın ve kaynar suda kısa süre haşlayarak bir mutfak havlusunun üzerine alın.
- Tavada tereyağını kızdırın ve içine sarımsak ve adaçayını ekleyin.
- Raviolileri bu karışımda çevirin.
Afiyet olsun 😊
2014 sonunda sadece İstanbul’a kısa bir mola olarak geldiğim Almanya’da, kendimi 2017’de yerleşme kararı alarak buldum. Sürdürülebilirliği temel alan Enerji ve Çevre alanlarında iflah olmaz bir yüksek mühendis olmakla birlikte bu anlayışı kendi mutfağına da taşıma şiarıyla hareket eden bir “private chef” ve mutfak uygulamaları meraklısı ve yemek fotoğrafçısıyım.
Instagram’da @engineerskitchen.tr adlı sayfamda içerik üretiyor, orijinal reçeteleri ve mutfağımdaki çeşitlemelerini fotoğraflıyorum.